5. Uluslararası Ticaret Kongresi

Sayın Yönetim Kurulu Başkanımız Nejdet KÜLÜNK bey’in Giriş konuşması ile kurultay başlamıştır. Nejdet bey’in Girişteki akıcı Türkçe konuşması verdiği yaşanmışlık örnekleri Kongredeki sunum çizgisini bir üst noktaya taşımış ve beklentileri yükseltmiştir.

İnançder Üyesi Serkan Biçeroğlu’nun sunumu iyi kurgulanmıştı fakat sunumda çok heyecanlıydı.

Sayın Bursa Milletvekilimiz Emine Yavuz GÖZGEÇ “Bir Toplum kendini değiştirmedikçe Allah’ta onlar üzerindeki hükmünü değiştirmez” (RA’D-11) ayetini örnek olarak göstermesi Dış ticaret kongresinin amacına uygun bir söylemdi. Sayın vekilimizin Bilim ve Teknoloji yi vurgulayıp çocuklarımızın konuştuğu dilin Teknoloji dili olduğunu söylemesi ve Anne ve Babanın konuştuğu dilin farklı olduğunu vurgulaması geleceğimiz olarak gördüğümüz yeni neslin teknolojiye tam olarak hakim olacağının göstergesi olduğunu ifadelemektedir.

24-25-26 Dönem Milletvekilimiz Sayın, Metin KÜLÜNK Duygusal bir giriş konuşması yaparak  Türkiye’nin talihsiz durumlar ile karşılaşmamak amacı ile üretmeye ve ürettikten sonra ihracat yapmaya mecbur olduğunu net bir şekilde söylemiştir.

Çamlıca Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneği Başkanı İnanç group Yönetim Kurulu Üyesi Sayın Ergin KÜLÜNK bey, duygusal bir giriş konuşması yapmıştır. Verdiği en önemli mesaj “Düşmanın anasını çalışmak ağlatır.” Söylemi olmuştur.

İnanç group Yönetim Kurulu üyesi Gümrük Müşaviri Sayın  Murat Yavuz bey, Selamlama ve teşekkür konuşması yapmıştır.

Bursa Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof Doktor Yusuf ULCAY, İddialı hedefleri olan bir ülkenin fertleriyiz, Ülkenin büyük hedefleri var güzel yalnız hedef olarak kalmaması gerektiğini ifade ederek konuşmaya başlamıştır. Dünya Nüfusunun %15 temsil eden 37 Gelişmiş ülke Dünya gelirlerinin %43 elde ediyor. Geri kalan dünya nüfusunun %85 temsil eden 152 ülke Dünya gelirinin %57 paylaşmaktadır. Adaletsiz bir dünyada yaşadığımızın farkına olalım bu bağlamda her konuda güçlü olmamız gerekiyor sadece ordusu ile değil Bilgi ve brikimi ile de güçlü olmak gerekiyor. Dünyada 800 tane ISO standart komisyonu var, Sadece bir tanesinin başkanlığını yapabiliyoruz, diğer geri kalan standartlardan 15-20 kadarına da sadece üyemiz var. Peki neden yok!,  “biz o konularda hiç çalışmış değiliz” öz eleştirisinde bulunmuştur. Ayrıca ülkeler bu standartları pazara girmede engel olarak öne çıkartabiliyor. Bilim denildiği zaman sadece diploma sahibi değil, dünyadaki oyunları kuranların oyunlarını bozacak oyunların içerisine girmemiz gerekiyor. Bunlardan uzak kaldığımız süreçte oyunu kuranların oyuncusu olmak durumunda kalırız ifadesi aslına üzerine düşünülmesi gereken bir konu.  Türkiye’nin jeopolitik durumu itibari ile en büyük on ekonomi arasına girmek istiyorsa bunun altını doldurmak zorundadır. Bu hedefe ulaşabilmek için dış etkenlerden daha çok bizlerin gayreti ve çabasına bağlıdır. 2023 hedeflerine ulaşmak istiyorsak yüksek teknoloji üretimin payının mevcut ticaret içerisinde arttırmak gerekiyor. Günümüzde ileri teknoloji ürünlerinin ihracatımızdaki payı %3,8. Üniversitelerimizde sabırla bir sonraki seviyeye ulaşmamız gerekiyor.

Uludağ üniversitesi 3.Nesil üniversiteler arasındadır bu bir slogan değildir. “Bilim’den üretime üretim’den ekonomiye.” Üniversitelerde yapılan çalışmalar sadece raflarda değil, ilgili sektörlerde yansımasının olması gerekmektedir. Üniversiteler’de yapılmış olan çalışmalarda o sektörde ekonomiye parasal olarak dönüşmesi gerekmektedir. Maalesef ülkemiz henüz bunu başarabilmiş değildir. Ama üniversite olarak kendimize bir hedef koyduk ve bu doğrultuda adım attık. Sayın profesör Ülkemizin nüfusunun geriye gittiğini artık gittikçe yaşlanan bir nüfus olduğundan bahsetmiştir. Yaşlanan nüfusun Ekonomiye katkısı son derece az olacağından ülke iş gücü sıkıntısı çekecektir. Ayrıca Devlete SGK yükü doğacaktır. Şuanda açık veren bir SGK sistemi içerisindeyiz, Daha uzun yaşayan emekli  ama daha az çalışan vatandaş sonucu ortaya çıkmaktadır. Bu problemi hafifletmek amacı ile Sanayi 4.0 uygulayacaksak bunu ülke olarak bizler başarmalıyız. Eğer yurt dışından teknolojiyi ithal ettiğiniz anda günümüz teknolojisi ile yurt dışına bağımlı hale gelinmekte ve yurt dışının kontrolü altına girilmektedir. Bunu başarmanın yolu üretmekten geçmektedir. Üniversiteden mezun olan gençlerimizin en az 25 yıllık hedefleri olması gerekmekte. Kurumların ise en az 50 yıl ülkelerin ise en az 100 yıllık hedefleri olması gerekmektedir. Diyerek konuşmasını tamamlamıştır.

TÜMSİAD genel başkanı Sayın Yaşar DOĞAN Bey, iş dünyası olarak her şeye rağmen üretmeye devam edeceğiz, ürettiklerimizi yurt dışına satacağız, kaliteli  “yükte hafif pahada kıymetli” ürün üretmeye devam edeceğiz. Demiştir.

Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanımız Sayın Fatih DÖNMEZ, Sayın bakan enerji konusundan bahsetmiştir hayatın motor gücünün enerji olduğunu Japonların enerji kavramını Hayat olarak adlandırdığını,  Dolayısı ile enerjinin bizim için son derece önemli bir konu olduğunu, enerji varsa iş olduğunu söylemiştir. Fizikte bulunan “iş= Güç x yol” formülün de olduğu gibi çok güçlü olabilirsiniz, eğer yol kat etmediyseniz “0” iş üretmişsiniz demektir. Bu formül ile hedeflerimizi iyi belirleyerek kendimize yol programı yapmamız gerektiğini ifade etmektedir. Sayın bakan ayrıca; Ülkemiz bir operasyon atlatmış durumda, her kriz ortamı bir fırsat doğurur. Bizde kendimizi uygun fırsatlardan yararlanıyoruz. Kendi inivasyonumuzu AR-GE yatırımlarını yapmamız gerekiyor. Biz hükümet olarak ihalelerde %60 yerlilik oranı arıyoruz. Doğal gaz olarak yatırımlarımız tamam herhangi bir kesinti inşallah bu yıl olmayacaktır. Maalesef gazı yurt dışından alıyoruz. Sıvı Gazın %1-2 Türkiye’de biz üretiyoruz Ham Petrolün ise %8-10 üretilmektedir. İş bu sebeple bir araştırma gemisi satın alınmıştır. Önümüzdeki haftalarda ilk sondaj vurma işlemine başlıyoruz. Diyerek konuşmasını tamamlamıştır.

Yönetim Kurulu Üyesi Sayın Havva Firdevs KÜLÜNK, Dijitalleşen Gümrüklerden sunumunu gerçekleştirdi. Dijitalleşen gümrüklerin faydalarından işlemlerin hızlanmasından eski uygulamanın sağlıksız ve daha maliyetli olduğundan bahsetmiştir. Ayrıca Tek pencere sisteminden bahsedilmiş ve faydaları anlatılmıştır. “Tek pencere sistemi ile Zaman ve kaynak tasarrufu sağlanmıştır.” İnsan hataları ortadan kaldırılarak maliyet tasarrufu sağlanmıştır. Dijital ortamda konteyner takip sistemi, Türkiye’ye gelen konteynerler dijital olarak ürünün ülkeye gelmesinden çıkışına kadar tüm süreçler takip edilmektedir. Gümrükler kendisini sürekli güncel tutmakta ve yenilemektedir. Demiştir.

Evrim Bilgisayar Genel Müdürü Sayın Haluk BULUTOĞLU, Sayın Nejdet Külünk bey Haluk bey i takdim ederek sahneye almıştır. Haluk bey 1993 yılında kurumu kurduğunu o günden beri çalışmaya devam edildiğini söyledi. Haluk bey kongrenin amacına uygun olarak dışarıdan yapılan yazılım ithalatlarını minimize ederek bu işlemlerin yurt içinden karşılanması noktasında çalışmalar yapmaya devam edildiğini, Dışa bağımlı bir yazılım sisteminin olmaması gerektiğini söylemiş sektörün kalifiye personele ihtiyacının olduğunu söyleyerek Sözü yardımcısına bırakmıştır.

Evrim Bilgisayar Genel Müdür Yardımcısı Sedat Cengiz, Sunumunda Türkiye ticaretinin %97 yazılımlar üzerinden yönetilmektedir. Blokchain uygulamasından ve veri güvenliğinden bahsederek bu sistem ile işlemlerin çok daha hızlı olduğunu ve aracı kurumların ortadan kalktığını ifade etmektedir. Blok chain ile kodlanan verileriler çok hızlı ve güvenilir şekilde başka bir uygulamanın onayına ihtiyaç duymadan sağlıklı şekilde işlemler sonuçlandırılmaktadır. Blokchain deki bir kaydın şifresinin kırılması günümüz teknolojisi ile yüzlerce yıl sürmektedir. Blokchain ile bir alım satım işlemleri birkaç dakika içerisinde sonuçlanmaktadır. Örneğin bir tapu devri klasik sistemde 3 gün sürüyorsa Bu teknoloji ile birkaç dakika içerisinde sonuçlandırılmaktadır. Bu sistemin avantajları olduğu gibi dez avantajları da mevcut dur. Güncelleme ve enerji problemi çok maliyetli olmaktadır. Demiştir.

Kapanış konuşmasını Sayın Nejdet KÜLÜNK bey yapmıştır, Gümrüklerin geldiği en son noktaya vurgu yapmıştır.  Geçmişteki yapılan uygulamalar ile günümüz şartları örnekleri ile karşılaştırılmıştır. “Değişimi ıskalarsak ıskalamayanlar gelir ve geçer.” diyerek yeni teknolojiden azami surette faydanılması gerektiğini söylemiştir.Ayrıca; Aile vurgusuna dikkat çekmiş tekonoloji ile birlikte aile değerlerine önem verilmesi gerektiğini söylemiştir. Aksi takdirde 1+1 veya 2+1 dairelerin artacağı kimse Anne ve Babasını istemeyeceğini söylemiştir. Bu mesaj son derece önemli olup Teknoloji diye, diye Aile değerlerinden ayrılmamamız gerekmektedir. 17.00 da konferansımız bitmiştir. Teşekkür konuşması yapılarak plaketler dağıtılmıştır.

İZLENİMLERİM:

Bu yıl beşincisini düzenlediğimiz Dış Ticaret kongresinde şunu somut olarak görmekteyiz, Her yıl üzerine katarak son derece profesyonel ve dinleyenlerde merak uyandıran ve dikkatli dinleyici kesimi oluşturan bir hale gelmiştir. Tabi ki Marifet iltifata tabidir. Bizim burada eksikliklerimizi de görmemiz gerekiyor. Kongre Kelime anlamı itibari ile “Bir konuyu görüşmek üzere çeşitli konuşmacıların katılımıyla gerçekleştirilen toplantılara veya Kurumun belli zamanlarda ya da gerektikçe yaptığı toplantılara” denilmektedir. Kurultay ile eş anlamlıdır. Bu açıdan baktığımda;

Uluslar arası Ticaret Kongresi ne bir konu belirlenmelidir. Örneğin “5.Dış ticaret kongresi-Türkiye’nin Dijitalleşmesi” vb.

Uluslar arası Ticaret Kongresi ne bir tema konulabilir.  “Konuya uygun Şekil veya resim”

Mehmetcik Projesi anlatılırken şu konuya özellikle vurgu yapılması gerekiyordu, Bu proje arkadaşlarımızı Askere gitmemesi noktasında teşvik eden bir uygulama olmayıp gerçek anlamda ailevi veya bir somut nedenden ötürü kutsal olan askerlik görevini ifa edemeyenlere destek anlamında olduğu özellikle vurgulanmalıydı. İnsanlar ilk dinlediklerinde sanki “şirket kendi personelini askere gitmesin” diye borçlandırıyor izlenimi çıkmakta. Nejdet bey konuyu verdiği örnekte açıkladıktan sonra benim kafamdaki soru işareti kalkmıştır.

Nejdet bey sürekli olarak sunucuya müdahil oldu. Nejdet beyi yormamamız için sunucu seçiminde çok daha dikkatli olunması gerekiyor. Arkadaşlarımızın gayretini takdir ediyorum. Son derece zor bir süreci yönetmeye çalıştılar sonuçta kendilerini ölçen Kişi Hatip. Cesaretliler fakat Buğra bey ve Serkan bey de panik vardı. Bu paniğin maalesef program değişikliğinden kaynaklandığını düşünmekteyim.  Anladığım kadarı ile bir B planımız vardı fakat daha önce test edilmediği için böyle bir sonuç ortaya çıktı. Bundan dolayı bir C planımızda olmalı.

Toparlamak gerekirse şahsım olarak bu kurultaydan keyif aldım, Anlatılanlar son derece önemli konulardı  Ülkemizin İleri teknoloji ürünleri üretmeye ihtiyacı var Devletimiz bu konuda verdiği AR-GE ve inivasyon destekleri ile sanayicisinin yanında durmaya çalışıyor. Üniversitelerimiz Diploma veren kurumdan Sektörlere hizmet eden kurumlara geçtiğinde bunu başaracağımıza inanıyorum.

Saygılarımla,

Mahmut BAŞ